1 Nisan 2008 Salı

Şok eden itiraflar

Asım GÜNEŞ, Toygun ATİLLA 12 Ocak 2000Hürriyet,
Adnan Hoca'nın Emniyet'teki ifadesini ele geçirdi. Sindirmek istediği kişilere komplo düzenlettiğini itiraf eden Adnan Hoca, birçok ünlünün yer aldığı şantaj listesini de açıkladı. İSTANBUL Polisi'nin 12 Kasım 1999'da 50 adrese birden düzenlediği baskınlar sonucu başında bulunduğu şantaj çetesi çökertilen Adnan Oktar, sindirmek istediği kişilere ‘imamlar’ı aracılığıyla komplo düzenlettiğini itiraf etti. Oktar, polisteki ifadesinde, imamlarına emir vererek, cinsi münasebette bulunurken gizli video görüntülerini çektirdiği ya da pornografik görüntülere fotomontaj yaparak basın kuruluşlarına ve yakın çevrelerine göndererek sindirmeye çalıştığı kişilerin listesini açıkladı.LİSTE ÜNLÜ DOLU Oktar, Emniyet'teki ifadesinde, manken Ebru Şimşek, dansözler Leyla Adalı ve Tanyeli'ye ‘fahişe oldukları için’ şantaj yaptırdığını itiraf etti. Clup 2019'un sabihi Ceylan Çaplı da, Adnan Hoca'nın müritlerinden biriyle evli olan kızının boşanmasını sağlayınca, çetenin hışmına uğramış. Oktar'ın ifadesine göre, Prof. Dr. Adnan Ziyalar, Adli Tıp'ta görevliyken, Tura Turizm'in sahibi Çetin Saraç'ın kızını, Adnan Hoca çetesinden kurtarmasına yardım edince, rüşvet tuzağına düşürülmüş.YILMAZ'A MASON KOMPLOSU Oktar'ın itiraflarına göre, şantaj listesinde politika dünyasından Mesut Yılmaz, Mehmet Ağar, Celal Adan, Meral Akşener; basın sektöründen de Dinç Bilgin, Zafer Mutlu, Fatih Altaylı, Ayşe Özgün, Ayşe Arman ve Savaş Ay'ın adı yer aldı. Hoca'nın imamları, Semra Özal'ın papatyalarından Nadire İçkale ile Eyilik Ailesi'ne de şantaj yapmışlar.MHP VE DYP’YE DESTEKDYP Lideri Tansu Çiller ve MHP İstanbul Milletvekili Mehmet Gül başta olmak üzere MHP ve DYP'ye destek verdiklerini açıklayan Adnan Hoca, ‘‘Seçim öncesinde Mesut Yılmaz'a fotomontajla mason elbisesi giydirip gazetelerde yayınlanması talimatını ben verdim. Çünkü, 1991 yılında başbakanken beni haksız yere gözaltına aldırmıştı. DYP'nin, ANAP'ın kaybedeceği oyları alması bizim işimize gelirdi’’ diye konuştu.BABUNA İTİRAFI Örgütten ayrılanları kendi aleyhlerine faaliyet gösteriyor gibi kabul ettiklerini açıklayan Adnan Oktar, ‘‘Örgütten ayrılanları rezil etmek gibi bir stratejimiz vardır. Bu nedenle geçmişte çocuklarını bizden ayıran aileler hakkında şantaj ve tehdit faaliyetlerinde bulunduk. Çocukları, kiralanan evlerde birlikte tutup, ailelerinden kopartırız. Hiçbiri benim talimatlarım dışına çıkmaz’’ dedi. Adnan Hoca, kız kardeşleri Tuğba ve Hüma Babuna'nın müritleri arasında olduğunu söylediği kan kanseri olan Oktar Babuna için süzenlenen ve skandala dönüşen kan kanpanyasının kendi emriyle başlatıldığını da kabul etti.Nasıl Adnan Hoca oldumADNAN Oktar, beş parasız sürünürken nasıl Adnan Hoca olduğunu, trilyonlarla nasıl oynadığını polis ifadesinde tüm açıklığıyla anlattı:‘‘1956 yılında Ankara'da doğdum. 1979 yılında Fındıklı'daki Güzel Sanatlar Akademisi'ni kazandım. 3'üncü sınıfta öğrenci olayları nedeniyle okulu bıraktım. Daha sonra İ.Ü. Felsefe Bölümü'ne kayıt yaptırdım ve yine öğrenci olaylarından dolayı okulu bıraktım.1986'da Bulvar Gazetesi'nde yazdığım bir yazıdan dolayı Ümmetçilik propagandası yapmak suçundan tutuklandım ve 9 ay cezaevinde kaldım. 10 ay Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde kaldım.DİNİ BİLGİM YOK 1987'de Harun Yahya adıyla Yahudilik-Masonluk isimli kitap yazdım. Dini eğitimim olmadığı doğrudur. 1979-80 yıllarında Adnan Hoca Grubu olarak bilinen örgütlenmeyi tek başıma oluşturmaya başladım. O dönemde Yasin Gürlek ve 2-3 kişi daha benim yanımda idi. Daha sonra Akademi öğrencileri arasından 20-25 kişilik bir grup oluşturdum. Gürlek halen benim müridimdir ancak örgüt içinde bir görevi yoktur. 1991 yılında Bilim Araştırma Vakfı'nı kurana kadar geçen süre içerisinde örgütlenme ve faaliyetlerime devam ettim.’’1993'te müritlerimden Fırat Develioğlu'nun bizim için kiralamış olduğu Kandilli'deki villaya taşındım. Buranın kirası bildiğim kadar 3.5 milyar lira. Silivri'deki çiftliğe ben gitmem, müritlerim orada kalır.''Yakalandığında aşk yapıyormuşADNAN Oktar, 12 Kasım gecesi yapılan baskın sırasında polisin kendisini uygunsuz vaziyette yakaladığını itiraf etti. Oktar, polise verdiği ifadesinde, ‘‘Beni yakaladığınız akşam Bahadır Güven bana birlikte olmam için Tuğçe isimli kızı getirmişti’’ diye konuştu. Şebekelerinin içinde ‘Bacılar’ adı verilen kadınlarla cinsel ilişkiye girmenin yasak olduğunu söyleyen Oktar, ‘Cariye’ adını verdikleri kadınların ise müritler, abiler (İmamlar) ve kendisi tarafından ‘cinsi olarak kullanıldığını’ itiraf etti.18 yıl hapsi isteniyorİSTANBUL DGM Cumhuriyet Başsavcılığı, Bilim Araştırma Vakfı Fahri Başkanı ‘Adnan Hoca’ lákaplı Adnan Oktar ve müridleri hakkındaki soruşturmayı tamamladı. DGM Savcısı Ahmet Gürses'in hazırladığı iddianamede, Adnan Oktar ve kurduğu ‘örgütün’ 32 yöneticisi hakkında ‘tehdit ile menfaat sağlamak’, ‘çıkar amaçlı örgüt kurmak’ suçlarından 18 yıla kadar ağır hapis istendi. Sanıkların hüküm giymesi halinde, ele geçirilen tüm mallarına devlet tarafından el konulması da talep edildi.İstanbul DGM Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, Adnan Hoca ile birlikte hapis istenen sanıkların isimleri şöyle sıralandı:Fırat Develioğlu, Emre Nil, Halil Hilmi Müftüoğlu, Mustafa Kemal Gül, Hasan Basri Güner, Uğur Örmen, Ferhat Terkoğlu, Ufuk Özturgut, Hatice Tijen Öztemir, Alev Ulaşoğlu, Meltem Arıkan, Korkut Yasa, Burak Abacı, Kartal İş, Turgut Aksu, Altuğ Müştak Berker, Burak Sanver, Seçim Köse, Tarkan Yavaş, Ali Suat Kütahnecioğlu, Tolga Horoz, Adnan Tınarlıoğlu, Emre Çalıkoğlu, Bahaettin Selçuk Hazineci, Atilla Menevşe, Mesut Soltay, Muhammed Cihat Gündoğdu, Mehmet Murat Atmaca, Murat Terkoğlu, Gökalp Barlan ve Ersin Alacadağ.Adnan Oktar'ın fahri başkanı olduğu Bilim Araştırma Vakfı'nın sözcüsü olan ve operasyon başladıktan sonra kayıplara karışan Bahadır Güven ile 3 arkadaşı hakkında gıyabi tutuklama kararı çıkarıldı. DGM savcılığı tarafından açılan davadan, dosyaları ayrılan Güven ile diğer 3 kişinin aranmasına devam edildiği bildirildi. Şantaj çetesinin iç yüzüADNAN Oktar, polisteki ifadesinde kurduğu şantaj şebekesinin sistemini de tüm ayrıntılarıyla anlattı. Oktar, ‘‘Hoca, yani lider ‘Ahmet Abi' kodunu kullanan ben Adnan Oktar, benden sonra yapılanmada ‘İmamlar' dediğimiz örgütü yöneten bir nevi konsey yapılanması vardır’’ diye konuştu.İMAMLAR Çetede, ‘İmamlar' direkt olarak Oktar'a bağlı çalışıyorlar. İmamların başlıca görevi Oktar'ın verdiği talimatları yerine getirmek. Ayrıca gruba eleman temini ve imam seviyesinde olmayan diğer müritleri yönlendirme ve yönetme görevleri imamlara ait. Oktar ifadesinde, ‘‘Erkek imamların bir görevide bana ilişkide bulunmam için kadın ve kız getirmektir. Müritlerimin zengin, zeki, akıllı ve kültür ve güzel kişilerden olmasına özen gösteririm. Bunun nedeni bu şahısların çevrelerinin geniş olması, böylece örgüt olarak daha kısa sürede güçlenmemizi sağlamalarıdır’’ diye konuştu. Oktar'ın ‘konsey üyeleri' olarak adlandırdığı 7 imamın kimlikleri ve özel sorumluluk alanları ise şöyle:Bahadır Güven (siyasi çevreler ile çetenin işlerini takip),Fırat Develioğlu (hukuk-araştırma),Emre Nil (mali işler),Bülent Tatlıcan (yazı işleri ile ilgilenir fikirler üretir),Uğur Örmen ve Ferhat Terkoğlu (sekretarya görevi, kitap yazma çalışmaları, yemek yapma),Timur (mali yardım).BACILAR Bayan imamlar olarak da adlandırılar ‘Bacılar', 4 ayrı evde kalan ve ailelerinden ayrılarak çeteye katılan bayan müritlerden sorumlu olarak çalışıyorlar. Bacılar aynı zamanda Oktar'ın kitap yazma işinde de rol alıyorlar. Örgütlenme içerisinde Bacılar'la herhangi cinsel ilişkiye girmek yasaktır. Bacılar grubu, Alev Ulaşdoğlu, Meltem Arıkan, Hatice Tijen Öztemir ve Arzu Leman Öztemir'den oluşuyor,CARİYELER Müritler tarafından bulunan kızlar olarak adlandırılan ‘Cariyeler', Adnan Oktar ve İmamlar'la birlikte oluyor. Müritler ve İmamlar'ın cariyelerle ilişkiye girmeleri sırasında bir mürit şahit gerekirken, Oktar'ın aşk geceleri için böyle bir zorunluluk bulunmuyor. Oktar ifadesinde, ‘‘Benim dini anlayışıma göre kadın ve erkek dini nikahlı değilse erkek kadınla normal ilişkide bulunamaz. Bulunursa zina sayılır. Bu nedenle müritlerim cariyelerle anal veya oral seks yapmak sorundadırlar. Aksine davranana ceza veririm. Kemal Gül bir cariye ile normal ilişkiye girince bundan haberim oldu ve kendisi ile 2 sene görüşmedim’’ dedi.Müridin evinde MİT belgeleriDGM Savcısı Ahmet Gürses tarafından hazırlanan 24 sayfalık iddianamede, Adnan Hoca ve çetesinin kimlere, nasıl şantaj yaptıkları tek tek anlatıldı. İddianamede, yapılan baskınlar sırasında bir müridin evinde bulunan Mehmet Ağar'la ilgili MİT Müsteşarlığı tarafından Başbakanlık'a yazılmış gizli bir belge de delil olarak gösterildi. Soruşturmanın Celal Adan'ın İstanbul DGM Başsavcısı Erdal Gökçen'e verdiği şikayet dilekçesinden sonra başlatıldığı bildirildi.
http://arsiv.hurriyetim.com.tr/hur/turk/00/01/12/turkiye/01t ur.htm

Hiç yorum yok: